Akademik

İlahiyat Fakültesinde 'İslam İktisadında Yeni Boyut' konulu konferans

İlahiyat Fakültesinde 'İslam İktisadında Yeni Boyut' konulu konferans

İlahiyat Fakültesinde 'İslam İktisadında Yeni Boyut' konulu konferans

Karabük Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü tarafından İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda ‘İslam İktisadında Yeni Boyut’ konulu konferans düzenlendi. Gerçekleşen konferansta konuşmacı olarak Albaraka Türk Katılım Bankası Genel Müdür Yardımcısı Temel Hazıroğlu yer aldı. Ekonomi ve iktisadın farkını anlatarak sözlerine başlayan Temel Hazıroğlu iktisadı; hakikate, gerçekliğe ve İslam'a bağlı kalarak hayatı bütüncül olarak kavramak ve bunun üzerinden gündelik ekonomik ilişkileri düzenlemek olarak tanımladı. Hazıroğlu sözlerinin devamında sanayi devrimi ile birlikte üretimin seri hale geldiğini ve insanoğlunun sadece tüketici durumunda olduğunu ifade ederek kapitalizmin insanı kaynak olarak gördüğünü ve nesnelleştirdiğini söyledi. Temel Hazıroğlu şöyle konuştu: "İnsan kaynaktır diyerek insanı nesneleştiriyorsa diğer taraftan da tüketici diyerek bizi bitiren, kendimizi aşağılayan bir kavrama mahkum ediyor. Biz bir şeyi tüketmeyiz, değerlendiririz. Biz derede abdest alırken bile suyu israf etmemek ilkesiyle yaşayan bir insanız. Bu anlamda tüketici kavramı asla olamayız ve İslam dünyası bunu henüz tartışmaktan maalesef aciz. Bugün ki iktisat maalesef kapitalizmin ürünüdür." İslam dünyasında tevekkülün kaybolduğuna dikkat çeken Hazıroğlu, "İnsan hangi ülkede yaşıyorsa oradaki koşullar altında kimliğini oluşturur" dedi. Temel Hazıroğlu konuşmasının devamında şu sözlere yer verdi: "Dünyanın her yerinde uluslararası kuruluşlar, uluslararası iletişim kanallarıyla bütün insanlığı belli bir yöne göre yönlendiriyorlar. Belli bir küresel çağda gördüğümüz budur. İslam tarihinde son 2-3 senedir gördüğümüz tablo maalesef tevekkülün kaybolmasıdır. Bu bizim açımızdan son 200 yılın en büyük kaybıdır. Hazinemizi yitirdik. Bunun bir arka planına baktığımızda hazinemizin böyle ilk kıvılcımlandığı zirve yaptığı yer Endülüs’tür. Orta çağı yaşayan batının karşısında en zirve olduğu dönemdir."