Akademik
Karabüklü akademisyen kendini Safranbolu'nun tanıtımına adadı
Karabüklü akademisyen kendini Safranbolu'nun tanıtımına adadı
Karabük Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Cengiz Çokpartal: "Yeri geliyor ailenizden zaman ayırıyorsunuz. Onlarla geçirmeniz gereken zamanı dışarıda geçiriyorsunuz. Sevmediğiniz zaman bu işi yapmanız pek mümkün değil"
Karabük Üniversitesi (KBÜ) Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Cengiz Çokpartal, 13 yıldır hafta sonları UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Safranbolu'da turistlere rehberlik yaparak tarihi ilçeyi tanıtmaya çalışıyor.
Türkiye'deki korunması gereken yaklaşık 50 bin kültür ve tabiat varlığının 1125'ini bünyesinde barındıran, Türk kent kültürünün en önemli yapı taşları olan anıtsal eserlerin yer aldığı ve dünyanın "en iyi korunan ilk 20 kenti" arasında gösterilen Safranbolu'da doğan 40 yaşındaki Çokpartal, ortaokul yıllarında ilçenin UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesinden etkilenerek rehber olmaya karar verdi.
Yüksek öğrenimde yabancı diller ve spor alanında eğitimler alan ve mezuniyetinin ardından Karabük Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlayan Çokpartal, rehberlik hayalini gerçekleştirmek için çalıştığı üniversitede Turizm Rehberliği Bölümü'nü başarıyla tamamladı.
Diğer kriterleri de yerine getiren Çokpartal, Safranbolu'da Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli profesyonel turist rehberliğine başladı.
Çokpartal, Osmanlı döneminden kalan han, hamam, cami, çeşme ve köprülerin yanında, 18. ve 19. yüzyıl ile 20. yüzyıl başlarında genellikle üç katlı, 6-8 odalı tasarlanan, geleneksel estetik konakların bulunduğu tarihi ilçeye gelen turistlere 13 yıldır hafta sonları rehberlik hizmeti veriyor.
"İnsanlarla iletişiminizin yüksek olması lazım"
Turist rehberi ve KBÜ Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Spor Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Cengiz Çokpartal, AA muhabirine, 2009 yılında memleketi Safranbolu'ya döndüğünü, o günden bugüne rehber olarak hizmet ettiğini söyledi.
Safranbolu'da sınırlı sayıda kokartlı rehber olduğunu, kendisinin de bu işin okulunu okuyup kriterleri tamamlamasının ardından kokart aldığını anlatan Çokpartal, "Hafta içi hocalık zamanımız, hafta sonu serbest zamanımızda rehberlik yaptığımız bir zaman dilimi. Zamanı bu şekilde ayarlıyoruz." dedi.
Rehberliğin hem gezip hem de para kazanılan bir meslek olarak görüldüğüne işaret eden Çokpartal, "Ama bu işin mutfak tarafında birçok sorunu var. Bunu tabii insanlar dışarıdan görmüyor. Aklınıza gelmeyecek sorunlarla karşılaşıyorsunuz, onların üstesinden gelmek zorundasınız. Dolayısıyla ciddi manada insanlarla iletişiminizin yüksek olması lazım, misafirleri hoşnut etmeniz lazım, onları güzel anılarla uğurlamanız lazım. Zor bir meslek." değerlendirmesini yaptı.
Çokpartal, rehberlik yaparken kendisini gören üniversitedeki iş arkadaşları ve öğrencilerin şaşırdığını belirterek, "Herkes bizi bir müddet sonra tanıdı, biliyor. Tabii ki hoş oluyor, insanın hoşuna gidiyor. Buradaki esas amaç, Safranbolu'yu tanıtmak, gelen misafirlerimizi güzel anılarla uğurlamak. Biz de bu konuda elimizden geldiğince görevimizi yerine getiriyoruz." ifadelerini kullandı.
"Rehberlik tecrübeye, bilgiye dayalı bir meslek"
Rehberliğin sevilmeden yapılamayacağını vurgulayan Çokpartal, mesleği yapmak isteyenlere şu tavsiyelerde bulundu:
"Yeri geliyor ailenizden zaman ayırıyorsunuz. Onlarla geçirmeniz gereken zamanı dışarıda geçiriyorsunuz. Sevmediğiniz zaman bu işi yapmanız çok mümkün değil. Donanımlı ve bilgili olmaları gerekli. Sürekli okumaları lazım. Rehberlik tecrübeye, bilgiye dayalı bir meslek. Dolayısıyla sadece okuldan alınan eğitimle değil, aynı zamanda kendilerini farklı şekilde geliştirmelerini tavsiye ederim."Çokpartal, tüm meslektaşlarının 21 Şubat Dünya Rehberler Günü'nü kutladı.
"Turizm sektörünün en kıymetli yerinde duruyorlar"
Safranbolu Turizm İşletmecileri Derneği Başkanı Şebnem Urgancıoğlu Ergüder ise turizmde her şeyin hikaye olduğunu, bunu anlatanların da rehberler olduğunu belirterek, "Hikayenin ne kadar doğru, ne kadar güzel anlatıldığı çok önemli. Mesleki olarak turizmde çok kıymetli rol oynuyorlar. Biz aşçıysak, ürünü hazırlıyorsak, onlar da garson olarak bunu servis ediyor. Dolayısıyla turizm sektörünün en kıymetli yerinde duruyorlar." şeklinde konuştu.
Kaynak: Anadolu Ajansı - AHMET ÖZLER