Kampüs
UDEF Başkanı Türkiye'de uluslararası öğrenci olmayı anlattı
UDEF Başkanı Türkiye'de uluslararası öğrenci olmayı anlattı
Üniversitemiz Hamit Çepni Konferans Salonu'nda Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Bolat tarafından "Türkiye'de Uluslararası Öğrenci Olmak" konulu konferans verildi.
Uluslararası öğrencilerin yoğun katılım sağladığı konferansta açış konuşmasını yapan Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Kürtül, Türk Milleti'nin Anadoluyu merkez edinerek bin küsur yıl bu dinin bu bölgedeki coğrafyanın bayraktarlığını yaptığını vurgulayarak son iki yüzyıldır bu konuda pasif duruma geçildiğini ve Türk Milleti'nin coğrafya ve fikir açısından Anadolu'ya hapsedildiğini ifade etti. Konuşmasında şu anki duruma da değinen Prof. Kürtül; "Elhamdülillah şu anda görüyoruz ki biz; Karabük Üniversitesi'nin kampüsü başta olmak üzere tüm Türkiye’de renk çeşitliliğine sahip bir insan topluluğu ile birlikte yaşıyoruz. Ben bu durumu bizim o unutmuş olduğumuz ve sadece Anadolu değil gönül coğrafyamız içerisinde tüm insanların beraber olduğu ve sınırların fiili olarak kaldırıldığı bir dönemin başlangıcı olarak görüyorum." şeklinde konuştu.
Açış konuşmasının ardından kürsüye gelen Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Bolat, 2004 yılından beri uluslararası öğrencilerle beraber olduğunu belirterek, "Hayatımın son on üç yılında çok fazla Türk vatandaşıyla tanışmadım. Çadlılarla, Cibuitililerle, Endonezyalılarla tanışıyorum. Hayatım uluslararası öğrencilerle geçiyor. Dostlarım onlar, kardeşlerim, zamanımın çoğunu alan misafirlerim, evlerine misafir olduklarım, nikahlarına şahitlik ettiklerim onlar. Yani hayatım uluslararası öğrenciler." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de 114 bin uluslararası öğrenci var
Konuşmasının devamında Türkiye’de uluslararası öğrenci olmanın ne demek olduğunu anlatan Bolat şöyle konuştu: "Bir başka ülkeye giden, pasaport taşıyan, ikamet eden ve resmi kaydı olan öğrenciye uluslararası öğrenci diyoruz. Mülteci, turist veya ticaret için bir başka ülkeye gitmiş ya da resmi kaydı olmayan kişilere uluslararası öğrenci demiyoruz. Yani illa resmi kaydı olacak. Ya üniversitede ya lisede ya da bir dil kursunda. Bu şekilde dünyada şuan yaklaşık olarak 5 milyon uluslararası öğrenci var. Yani siz ne ilksiniz ne de sonsunuz. Türkiye’de de 114 bin uluslararası öğrenci var. Karabük Üniversitesi’nde 3 bin 600 uluslararası öğrenci bulunuyor. Bunu da memnuniyetle karşıladım. İnşallah sayıları, nitelikleri, nicelikleri artar. Siz burada uluslararası öğrencisiniz, mezun olup gidince ne oluyorsunuz? Size Türkiye mezunu diyorlar. Dünyada şuan 160 ülkede 150 bin civarı Türkiye mezunu var. Yani Türkiye'den eğitim alıp giden kişilere Türkiye mezunu diyoruz. İnşallah sayıları daha da artar."
Uluslararası öğrenciler için kullanılan yabancı kelimesine tepki gösteren Bolat bu kelime ile ilk olarak 2004 yılında karşılaştığını ve ekipçe bu kavramı değiştirdiklerini belirtti. Bu kelimenin anlamını Türkçeci ve edebiyatçıların daha iyi bildiğini ifade eden Bolat; "Yabancı kelimesinin bizde olumlu bir tarafı yok. Yabancı öğrenci dediğimiz andan itibaren bu arkadaşlarımız bize uzak kalıyor. Bunun üzerine biz de dedik ki bu durum yanlış, yabancı öğrenci yok, misafir var, uluslararası öğrenci var. Dolayısıyla Türkiye'deki birinci problem uluslararası öğrenciyi tanımamaktan kaynaklanan bir tanım problemi." değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmasının devamında Mehmet Ali Bolat şunları söyledi: "Benim özellikle uluslararası öğrenci kardeşlerimle muhatap olduğumda onlara anlattıklarım şudur; Allah hiçbir insanı boşu boşuna bir yerden bir yere göndermez. Siz Bosna Hersek’ten, Gana’dan, Fas’tan, Endonezya'dan Türkiye'ye okumaya geldiyseniz bunun mutlaka bir hikmeti vardır, mutlaka bir sorumluluğunuz vardır. Ben 13 yıllık tecrübemle bunları size hatırlatmak istiyorum. Çünkü dediğim gibi siz ne ilksiniz ne de sonsunuz. 1983'ten beri buraya uluslararası öğrenci geliyor ve daha da gelmeye devam edecek. Burada söyleyeceklerim benim 13-14 yıllık sizlerle birlikte olduğumda edindiğim tecrübedir. Ayrıca biz Türklerin size karşı çok önemli bazı görevleri var. Bunlar; uluslararası öğrencilerimize ev sahipliği yapmak, onları kardeşimiz olarak görmek, bağrımıza basmak, onlara kesinlikle yabancı öğrenci dememek, onlara her konuda yardımcı olmak. Türk kültüründe biliyorsunuz misafir baş tacıdır."
Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu'nun kısa film yarışmasından da bahseden Bolat konuşmasını şu sözlerle noktaladı: "Gelecek hafta bir yarışma finalimiz var. Kısa film yarışmasında izledim. Endonezyalı olup Çanakkale'de okuyan bir kız kardeşimiz güzel bir kısa film çekmiş. Filmin adı "15.900 Küsur". Bunun anlamını filmi izleyince anladım. Diyor ki hanımefendi kardeşimiz; 15.900 küsur kilometre ileriden, Endonezya'dan geldim, Çanakkale'de okuyorum. Eğer bu kardeşimiz 15.900 km uzaktan geliyorsa ve ülkemizde okuyorsa biz Türk vatandaşlarının görevi ona hoş geldin demek, ona ev sahipliği yapmak, bir derdi varsa çözmek, çözmek için gayret etmek veya dinlemektir. Ben yıllardır uluslararası öğrencilerle işleri dinleyerek çözüyorum. Yani bir kardeşimiz Türkçe'yi daha yeni öğreniyor olabilir, Türkçesi yarım olabilir, Türkiye'yi yeni tanıyabiliyor olabilir. Önce onu sonuna kadar dinleyin, sonra çözmeye çalışın. Çözümsüz bir sorun yok. Allah’a şükür her sorunun bir çözümü vardır. Çözmeye çalıştığınızda o kardeşimizi kazanacaksınız, o sizi kazanacak ve sonunda Türkiye kazanacak, Endonezya kazanacak, Etiyopya kazanacak ve ümmet olacağız."