Gazze’de gönüllü olarak görev yapan hekim ve sağlık çalışanları, yaşadıkları insani trajediyi Karabük Üniversitesinde öğrenciler ve akademisyenlerle paylaştı.
Karabük Üniversitesinde (KBÜ), Gazze’de yaşanan insani krize ve savaşın en çok etkilediği kesim olan çocuklara dikkat çekmek amacıyla “Gazze’de Çocuk Olmak” konulu panel düzenlendi.
15 Temmuz Şehitler Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Uygun, Gazze Ahli Arab Hastanesi Ameliyathane Hemşiresi İman Uygun ve Memorial Dicle Hastanesinde görevli Op. Dr. Taner Kamacı konuşmacı olarak katıldı.
Panele Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Solmaz, Prof. Dr. Elif Çepni ve Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, Genel Sekreter Lütfü Köm, akademisyenler, idari personel, öğrenciler ve sivil toplum temsilcileri yoğun ilgi gösterdi.
“Gazze’de görev yapan kıymetli sağlıkçılarımızı dinleyeceğiz”
Panelin açılışında konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, Gazze’de gönüllü olarak görev yapan sağlıkçıların fedakârlıklarına dikkat çekti:
“Bugün ki konuklarımız, Gazze'de uzun süre gönüllü olarak fedakâr bir şekilde görev yapıp herkesin konuştuğu, herkesin lafazanlık yaptığı dönemde iş yapmak, davanın ta kendisi olmak üzere oraya giden kıymetli doktorlarımızı, sağlıkçılarımızı dinleyeceğiz. Güzel bir söyleşi ve bilgilendirme olacağını düşünüyorum.”
Prof. Dr. İbrahim Uygun: “Gazze’ye yardım eden değil, ders alan taraf biziz”
Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Uygun, Gazze’deki deneyimlerini aktararak savaşın insani ve manevi boyutuna dikkat çekti. Uygun şöyle konuştu:
“Gazze’deki savaş bugün itibarıyla iki yılını dolduruyor. Ancak aslında bu, 80 yıldır süren bir mücadele. Biz oraya bir şeyler vermeye gidiyoruz ama aslında oradan bir şey alarak dönüyoruz. Gazze’den dönen herkes oradan bir ruh, bir direniş ve iman dersi alarak geri gelir.”
Uygun, Gazze’deki sabır, iman ve metaneti vurgulayarak, “Gazze’nin mi yardıma ihtiyacı var, yoksa bizim mi? Bence manevi olarak bizim katetmemiz gereken çok uzun yollar var” dedi.
Op. Dr. Taner Kamacı: “Gazze’de çocuk olmak keskin nişancı kurşununa hedef olmaktır”
Memorial Dicle Hastanesinden Op. Dr. Taner Kamacı, Gazze’deki çocukların yaşadığı trajediyi şu çarpıcı ifadelerle aktardı:
“Gazze'de çocuk olmak sokakta oynarken üstelik hiçbir suçun yokken siyonist bir keskin nişancının silahıyla vurulmak demektir. Eğer hayattaysan ve yiyecek bir lokma ekmek bulduysan artık geride kalan hiçbir şeyi dert etmemektir. Gazze'de çocuk olmak yetersiz beslenme nedeniyle hastanelik olmak ve dünyanın gözü önünde açlıktan ölmektir.”
Hemşire İman Uygun: “Gazze’de çocuklar sadece yaralı değil, hayata dair her şeyden mahrum”
Gazze Ahli Arab Hastanesi Ameliyathane Hemşiresi İman Uygun, tanık olduğu insani dramı rakamlarla ortaya koyarak şöyle konuştu:
“Bugün itibarıyla 18 bin çocuk şehit oldu. Ancak yaralılardan bahsederken basit yaralanmalardan söz etmiyoruz. Çoğu çocuk kolunu ya da bacağını kaybetmiş, kimisi görme yetisini yitirmiş, kimisi ise yaşadığı travmalar nedeniyle hafızasını kaybetmiş durumda.”
Çocukların yalnızca fiziksel yaralanmalardan değil, eğitim, aile sevgisi ve sağlıklı yaşam hakkı gibi temel insani değerlerden de mahrum bırakıldığını ifade etti.
Gazze gerçeği bir kez daha hatırlatıldı
Yoğun katılımla gerçekleşen panelde, Gazze’de yaşanan insani dram doğrudan tanıkların ağzından dinlendi. Programın sonunda konuşmacılara plaket takdim edilirken, öğrenciler ve akademisyenler duygusal anlar yaşadı.